Kaizen, sürekli daha iyisini yapmak için çalışma ve kendini veya işi geliştirme felsefesidir. Kaizen kelimesi, Japoncada değişim anlamına gelen KAİ ve iyileştirme anlamına gelen ZEN kelimelerinin birleşiminden oluşur. Kısaca, daha iyisi için değişim ya da sürekli gelişim olarak tanımlayabiliriz.
2. Dünya Savaşı süresince her alanda yıpranan Japonya’da, her şeyin en baştan inşa edildiği bir yapılanma dönemi başladı. İşçiler ve yöneticiler her gün yeni zorluklarla karşılaştı. Fakat sabırla, inançla, vazgeçmeden her gün ileriye doğru bir adım atıldı ve yeniden yapılanma süreci başarıyla gerçekleşti. Japonya’nın bugün birçok sektörel alanda dünya devi olması, bahsi geçen doğru atılmış adımlar ile inşa edildi.
Bu süreçte Kaizen felsefesi bir yaşam ve yönetim tarzı olarak şekillenmiş oldu.
Kaizen, Japonca’da en sık kullanılan sözcüklerden biridir. Japonlar Kaizen’i yalnızca üretim ya da hizmet sektöründe değil, günlük yaşantılarında da uygular.
Batı dünyası Kaizen’i, 80’li yılların sonunda, Masaali Imai’nin kitabı ile tanıdı ve tüm dünyaya yayıldı. Kaizen, küçük adımlarla, istikrarlı bir şekilde sürekliliğin sağlanarak başarıya ulaşılmasıdır. Kaizen’de değişim ve gelişme için gösterilen çaba ve atılan adımlar o kadar küçüktür ki, sonuçta başarısız olmak imkansızdır.
Kaizen; küçük değişimleri değil, küçük adımlarla başlayan büyük değişimleri hedefler. Küçük adımlar, beynin yeni bir davranış biçimine ya da alışkanlığa karşı gösterdiği direnci ortadan kaldırarak başarısızlığa uğrama riskini de azaltıyor. Kaizen’i yeni bir dil öğrenmekten bir projeyi yürütmeye, hikâye yazmaktan bir derse çalışmaya kadar pek çok alanda uygulayabilir, büyük enerjiler harcamadan değişim yaratabilirsiniz.
İşletmelerde iyileştirme yöntemlerine baktığımızda iki farklı yöntem görürüz. Biri adım adım ilerleme, diğeri ise aniden gerçekleşen ve büyük yatırımlar gerektiren teknolojik yeniliklerle elde edilen ilerlemedir.
Teknolojik yatırımlar ile yapılan iyileştirmeler Kaizenler ile desteklenmezse, kat edilen seviye olumsuz yönde etkilenecektir.
Kaizen bir yaşam biçimi olduğundan, her alanda her zaman bir iyileştirme hedefi olmalıdır.